Gönderi

Üzüm Yemek mi, Bağcıyı Dövmek mi?
Hayat, niyetlerin savaş alanıdır. Niyetler, görünmez ama hissedilir; sessiz ama etkili. İnsanın niyeti, eylemlerinin pusulası, kaderinin mimarıdır. “Üzüm yemek mi, bağcıyı dövmek mi?” Bu, sadece bir tercih meselesi değil, aynı zamanda bir karakter testidir. Hayat, bazen bizi niyeti kötü olanlarla karşı karşıya getirir. Onlarla yaşamayı öğrenmek, bir sanattır. Bu sanat, sabır gerektirir, anlayış gerektirir, hatta bazen göz ardı etmeyi gerektirir. Çünkü bazı savaşlar, savaşmadan kazanılır. Bazı zaferler, sessizlikle elde edilir. “Ben bununla yaşamayı öğrendim,” diyen biri, aslında en büyük dersi almıştır: Kontrol edemeyeceğin şeyler için savaşma. Niyeti kötü olan biriyle mücadele etmek, genellikle boşa kürek çekmektir. Onun yerine, iyi niyetini koru, üzümün tatlı suyunu iç ve bağcının emeğini takdir et. Ben, bu gerçeği gözlemledim,yaşadım ve kabullendim. İnsanın niyeti iyi değilse, ona yapacak bir şey yoktur. Çünkü niyet, kalbin derinliklerinden gelir ve orada saklanır. İyi niyet, güneş gibi aydınlatır, kötü niyet ise gece gibi karartır.Öğrendim ki, niyetler ne kadar karanlık olursa olsun, üzümün tatlı suyu her zaman akar. Bu yüzden, bağcıyı dövmekle meşgul olanlar, asla üzümün gerçek tadını bilemezler. Benim kalemimin niyeti üzüm yemek olanların yanında. Benim sözlerim, bağcıyı koruyan, üzümü sevenlerin sesi.
Peyami
Peyami
·
673 views
Elçin İrem okurunun profil resmi
Muazzam 👏👏👏
Yorum yapabilmeniz için giriş yapmanız gerekmektedir.