Gönderi

Şimdi bu tür düşünceleri aklımızda tutarak, bu yol üzerinde on dokuzuncu yüzyılın başına doğru ilerleyelim ve önce Schellingcilerin, ardından daha vahimi, He­gelcilerin bu doğrultuda nasıl pervasızca günah işledik­lerini görelim. isteksizliğimizi yenelim ve mide bulandı­rıcı süprüntülerle dolu sayfaları çevirelim, çünkü kimse­nin bunları okumasını bekleyemeyiz. O halde şöyle bir düşünüp hesaplamaya çalışalım, bu başarısız eserler için yarım yüzyıl içinde halk kim bilir ne kadar zaman, kağıt ve parayı boşu boşuna harcamış olmalıdır ?
·
12 görüntüleme
Yorum yapabilmeniz için giriş yapmanız gerekmektedir.