Gönderi

...hiç yorulma, beni de sıkma diyorsun, beni modernliğe itiyorsun, yani baş aşağı yuvarlıyorsun, ikindi vakti camide o kış ikindisinin soğuğunu iki kaburganın arasına yiyor da, Tin suresi kubbede çınlıyor da hâlâ aynı kalıyorsun, kalırım diyorsun, o rüzgâr hani geçen gün ikindi vakti aniden caminin içine girdi de mihrabın arasında beni buldu da Azrail gibi yokladı ya, dehşetli soğuğu bana duyurdu, sırtımı bıçaklayıp da gitti ya, ben sana baktım, sen elindeki plastik tespihle meşguldün, bana ve ürpermeme dikkat etmedin, bütün dikkatin dikkatinin ve hayretinin bir şey tarafından kapılmamasına adeta ayarlı, tam geliyor diyorum, gözlerin başka, hem de bir şey olmayana çevriliyor, dikkat sana bir şey yapamıyor, hayret sana hayret ediyor, sure çınlayıp geldiği yere geri gidiyor, ikindi rüzgarı aralık sonunda kulunçlarının yerini bulamıyor, amud-u fukaran zengin, fakirliğini bilmeyen her şey gibi alabildiğine zengin, her şeyim var diyorsun, dünya sana verecek ne dert ne zevk bulabiliyor, dünyayı perişan ediyorsun. Gerçi iyi de ediyorsun, ama böyle yapmakla dünyanın kendisi oluyorsun.
·
45 görüntüleme
Yorum yapabilmeniz için giriş yapmanız gerekmektedir.