Daha önceleri Halep'in Esed'e bağlı savaş uçaklarından atılan bombalar nedeniyle tanınmaz hale geldiğini duyuyordum. Fakat şu anda gördüklerim şok ediciydi. Şehir tam bir harabeye dönüşmüş, taş üstünde taş kalmamıştı. Fırınlar, hastaneler, elektrik trafoları, okullar, su depoları, dükkânlar, yani bir insanın hayatını sürdürmek için ihtiyaç duyduğu her yer vurulmuştu. Bir çok savaş bölgesinde gazetecilik yapan biri olarak böylesini görmemiştim. Ne Gazze, ne Afganistan, ne Güney Beyrut ne de Bağdat'ta bu denli bir yıkımla karşılaşmamıştım.