Gönderi

Aşk, aklın ötesinde, üstündeydi. Martin aşkı asla küçük görmezdi. Aşka tapıyordu. Akıl vadisinin ötesindeki dağların zirveleriydi aşkın memleketi. Var oluşun yüce bir hali, yaşamın zirvesiydi ve çok ender bulunurdu. Sevdiği bilimsel filozoflar ekolü sayesinde aşkın biyolojik önemini öğrenmiş ve aynı rafine bilimsel akıl yürütme süreci sayesinde insan organizmasının en yüksek amacını aşkla elde ettiği, aşkın asla sorgulanmadan hayatın en büyük mükafatı olarak kabul edilmesi gerektiği sonucuna varmıştı.
·
262 görüntüleme
Güven Savcı okurunun profil resmi
Böylece âşıkları tüm öteki varlıklardan çok daha fazla kutsanmış sayıyor; dünya işlerinin üstünde, paranın servetin ve muhakemenin fevkinde, halkın takdirinin ve alkışının yukarısında, hatta bizzat hayatın bile ötesinde olduğunu telakki ettiği "Tanrı'nın çılgın aşığının", hayatını "bir buseye" feda edebileceğini düşünmekten büyük zevk alıyordu.
Yorum yapabilmeniz için giriş yapmanız gerekmektedir.