İçerdiği kötürüm edici umutsuzluğu tanımaksızın ağır bir nevrozun anlaşılabileceğine inanmıyorum. Bazı nevrotik kişiler duydukları öfkeyi hiç de belirsiz olmayan terimlerle dile getirirler, ama diğerlerinde bu, bir çekilme ya da bir iyimserlik gösterisiyle derinlere gizlenir. Bu durumda bütün olumsuz kibirliliklerin, isteklerin, düşmanlıkların arkasında acı çeken, yaşamı arzu edilir kılan her şeyden sonsuza dek dışlandığına inanan, istediği şeyi elde etse bile bundan zevk alamayacağını bilen bir insan bulunduğunu görmek zor olabilir. İnsan bu umutsuzluğun tamamının varlığını algıladığı zaman, belli bir ortamın açıklayamadığı aşırı bir saldırganlık, hatta alçaklık olarak gözüken şeyi anlamakta zorluk çekmese gerek. Her mutluluk olasılığının dışında bırakılan bir insanın, ait olamadığı bir dünyaya karşı düşmanlık hissetmemesi için gerçek bir melek olması gerekirdi.