Yok etmeye geldin demek sen bu eve.
Neleri yok ettin bende?
Kişiliğim konusunda oldum olası
sahip olduğum düşünceyi yok ettin sadece
—bütün geçmiş yaşamımla birlikte—
Eğer, nice önce
almış idiysem almam gereken biçimi,
eksiksiz bir biçimde,
ne kaldı bundan şimdi geriye?
Kimliğimi bana geri verebilecek
hiçbir şey göremiyorum.
Sana bakıyorum: beni yan tutmadan
dinlemiyorsun—çünkü bölünmeyi beceremiyorsun—
can kulağıyla dinliyorsun—çünkü herkese kendini bütünüyle veriyorsun—