Gönderi

Uygarlığın temellerinden birinin sevgi olduğu kabulü, yarım bıraktığımız konuyu bir ara cümleyle tamamlamaya vesile olabilir. Cinsel (eşeysel) sevginin güçlü bir tatmin sağladığını ve her türlü mutluluğa örnek teşkil ettiğini keşfeden insanın, yaşamı boyunca mutluluğu cinsel tatminde araması ve cinsel erotizmi hayatının merkezine koyması gerektiğini düşünmüş olabileceğini söylemiştik. Ardından, bu sayede kendisini dış dünyanın bir kısmına -kendi seçtiği aşk nesnesine tehlikeli biçimde bağımlı kıldığını ve reddedilmesi, ihanete uğraması ya da ölüm yüzünden onu kaybetmesi hålinde kendini muazzam bir ıstıraba maruz bırakmış olacağını açıklamıştık. Bu yüzden de her devrin en bilge insanları, duygularımıza ortak olarak bizleri bu yoldan alıkoymaya çalışmış; fakat yine de çoğu insan, bu duygunun cazibesine kapılmaktan kendini alamamıştır.
·
190 görüntüleme
Yorum yapabilmeniz için giriş yapmanız gerekmektedir.