Gönderi

Bir gün Hazret-i İsa'a bir kimse yol arkadaşı olmuş. Beraber giderlerken bu adam, bir köşede bâzı kemikler görmüş ve Hazret-i İsa'ya: "-Ne olur ya İsa! Bildiğin ism-i azam'ı bana da öğret de bu kemikleri diriltip kaldırayım." diye yalvarmış. Hazret-i İsa ise cevaben şöyle buyurmuş: "-O iş senin kârın değildir. İsm-i azam'ı okuyup ölüyü diriltmek için, yağmurlardan daha temiz bir nefes sahibi, kullukta meleklerden daha anlayışlı bir kişi olmak gerek. İsm-i âzam, (haram ve şüpheli lokmanın geçmediği) temiz bir ağız ve (Allah'tan uzaklaştıran her şeyden arınmış bir) kalp ister. Yani öyle bir kimse ki, nefsi haram ile kirlenmiş olmasın ve melekler gibi isyan ve günahtan pâk olsun. Çünkü bir kimsenin nefsi pâk olmadan, o kimsenin duâsı makbul olmaz!.. Meselâ farzedelim ki sen, Hazret-i Mûsâ'nın asâsını elinde tutabilirsin. Fakat Mûsa'daki kuvvet sende var mı ki, onu ejderha yapabilesin... İş te bunun gibi, sende İsa'nın nefesi yokken ism-i âzam'ı okumanın sana ne faydası olur ki?!"
·
30 görüntüleme
Yorum yapabilmeniz için giriş yapmanız gerekmektedir.