Gönderi

Atın yularından tutup ardından çekene yürümek kolay gelir, derler. Bizim Jacques, Napoli ve Sicilya kralı, o genç, güzel, gürbüz adam, sedyeyle taşıtırmış kendini uzun yollarda, başı fukara işi bir yastığa dayalı, boz kumaştan bir giysi ve takkeyle; ama şahane bir alay gelirmiş ardından: Tahtırevanlar, yularından çekilen türlü türlü binek atları, rütbeli cübbeli kodamanlar, görevliler: Bu ne perhiz, bu ne lahana turşusu dedirtecek gibi. İyileşmek elinde olan bir hastaya acınmaz.
Sayfa 176
·
40 görüntüleme
Yorum yapabilmeniz için giriş yapmanız gerekmektedir.