Gönderi

Bir siyasal toplumda, nüfusun geri kalan bölümünden ayrı olarak, ortaklaşa düşünceleri, çıkarları, duyguları, meslekleri olan belli sayıda bireyler ortaya çıktığı anda, onların bu benzerliğin itişi altında birbirlerine doğru yönelmesi, birbirlerini çekmesi, bir- birlerini araması, ilişkiye girmesi, birleşmesi ve böylece genel toplumun bağrında, yavaş yavaş sınırlı ve kendine özgü görünümü olan bir kümenin oluşması kaçınılmazdır. Ancak böyle bir küme bir kez oluştuktan sonra, onun kendisine özgü, onu doğuran özel koşulların damgasını taşıyan bir tinsel yaşamın ortaya çıkmaması olanaksızdır. Çünkü insanların, bir araya gelerek oluşturdukları birliğin duygusunu edinmeden, bu birliğe bağlanmadan, onun varlığını korumayı kaygı edinmeden, davranışlarında onu göz önüne almadan birlikte yaşamaları, birbirleriyle ilişkiler kurmaları olanaksızdır.
·
10 views
Yorum yapabilmeniz için giriş yapmanız gerekmektedir.