Gönderi

Başkasından bir şey istemeden ya da beklentiye girmeden önce "acaba benden de bir şeyler bekleyen var mı?" sorusunu sorabiliyor musunuz? Eşiniz size bir şey anlatırken başka bir iş ile meşgulseniz ona "söylediklerin benim için pek de değerli değil" mesajı verirsiniz. Dinleme, insan ruhuna dokunma sürecidir, eşinizin ruhuna dokunma fırsatını kaçırmayın. Eşinizi dinlerken sadece dinleyin. İçinizden konuşmayı kesin. O konuşurken şarjörüne mermi dolduran asker gibi davranırsanız, konuşmanın sonunda kaç ölü kaç yaralı var hesaplayamazsınız. Bir evde sevinçler ve kahkahalar yerini korku ve kaygıya bırakmışsa orada yaşam kalitesinden söz etmek mümkün değil. Siz bu işin neresindesiniz, evinizde kahkaha hakimse sizin katkınız ne, korku ve kaygı hakimse sizin buna dahiliniz ne kadar, karar verin. Bir insana bakış açınız o insanın büyüklüğü oranında değil, bizim bakış açımızın çapı kadardır. Kimse siz öyle görüyorsunuz diye değerli ya da değersiz değildir. Başkasını küçümseyen her bakış açınız aslında sizin dar dünyanıza tuttuğunuz bir ayna gibidir. Bir evliliğin en önemli yakıtı anlayış. Ne kadar yakıtınız kaldı, gözden geçirin. Yakıtınızın çabuk tükenmesinde ne kadar katkınız oldu, kendinizi samimi şekilde sorgulayın. Bilmek ve anlamak arasındaki farkı bilip bilmediğiniz hakkında düşünün. Her ne sebeple olursa olsun ailenizin mahremini başkasına anlatmayın.
·
54 görüntüleme
Yorum yapabilmeniz için giriş yapmanız gerekmektedir.