Allah ile tanrının aynı şey olmadığı kanısındaydı (…) Allah’a ibadet etmek için oruç tutardı , kendi tanrısıyla konuşurdu. Tanrısına hayatından şikayet etmezdi. Şikayet etmenin de dua etmenin de dua etmenin de hiçbir şeyi değiştirmediğini çok küçükken öğrenmişti.
Her şeyi anlatırdı tanrısına , içinden , sese dönüştürmeden . Gördüğü kadarıyla hayatın yer yer çok saçma olduğunu ve mesela insanların boş şeylere değer vermek gibi bazı davranışlarını anlamakta zorluk çektiğini.