Gönderi

"Devrim sefaleri arttırmaktan başka bir işe yaramamıştı, 1789'dan beri semiren hep kentsoyluydu, hem de öyle bir oburlukla semirmişlerdi ki, işçiye sıyırmaları için tabağın dibini bile bırakmamışlardı. İşçi sınıfı, olağanüstü hızla artan zenginlik ve rahat yaşamdan, işçiler biraz olsun hak ettikleri payı almışlar mıydı? Özgürsün deyip, baştan sayılmışlardı; evet açlıktan ölme özgürlüğüne sahiplerdi, hiç de yoksun olmadıkları bir özgürlüktü bu. Seçildikten sonra yan gelip yatan, yoksulları eski ayakkabısından bile daha az düşünen ensesi kalınlara oy vermek karın doyurmuyordu. Öyle ya da böyle, bitecekti bu iş; ister yasalar yoluyla ister yakıp yıkarak, tehdit ederek, saldırganca... Yaşlılar göremese de çocuklar göreceklerdi o günleri, zira yüzyıl sona ermeden yeni bir devrim daha olacaktı. Bu defaki işçi devrimi, sosyal sınıfları ortadan kaldıracak, tepeden tırnağa temizleyecek; daha adil, daha temiz biçimde yeniden yapılanacaktı."
Sayfa 157 - Üçüncü Kısım, Birinci BölümKitabı okudu
12 görüntüleme
Yorum yapabilmeniz için giriş yapmanız gerekmektedir.