Gönderi

Nakşibendî Hâlidî tarîkatındaki üçüncü asıl, sessiz zikirdir. Mevlânâ Hâlid, Nakşibendî tarîkatını diğerlerinden ayırmada son derece önemli olan bu ibadet şeklini tasdik etmiş ve benimsemiştir. Sessiz zikrin, Sünnîlere göre peygamberlerden sonra tüm insanların en hayırlısı olan Hz. Ebû Bekir kanalıyla Rasûlullah (s.a.v.)’tan tevarüs ettiği söylenmektedir. Bu intikal, sessiz zikre özel bir değer katmaktadır. Ayrıca, sesli zikir dille başlayıp yavaş yavaş kalbe sirâyet etmeyi hedeflerken, sessiz zikirde hemen kalbe geçilir; bu yüzden Nakşibendîler kendi tarîkatlarının başının diğer tarîkatların sonu olduğunu söylerler.
Sayfa 367Kitabı okudu
·
6 görüntüleme
Yorum yapabilmeniz için giriş yapmanız gerekmektedir.