Gönderi

Müslümanlar erken gelip Bedir Kuyularının bulunduğu mevkie yerleşmiş, kuyu sularından istifâde için bir havuz teşkil etmişlerdi. Kureyş ordusu gelince Hakîm bin Hizâm'ın da bulunduğu bir kısım müşrikler, müslümanların ha-vuzundan su içmeye geldiler. Müslümanlar onlara mânî olmak istedikleri zaman Allah Rasûlü - sallâllâhu aleyhi ve sellem - "-Bırakınız içsinler!" buyurdu. Gelip içtiler. Saatler sonra kılıç kılıca harbe tutuşacakları insanlara ikramda bulunmak İslâm asâlet ve şahsiyetinin ne müthiş bir tezâhürüydü. Bu müsaade; bizlere talim olunan ne güzel bir insanlık düstûru ve hidâyet üslûbu idi. Zor zamanlarda gösterilen âlicenaplığın, mürüvvetin, sergilenen insanlığın; katı kalpleri yumuşatacağı, o kalplerde hidâyete zemin oluşturacağı ne güzel anlatılmıştı. Nitekim o gün o sudan içen Hakim sonradan müslüman oldu. Hakim, sözünü yeminle kuvvetlendirmek istediğinde; "-Hayır! Beni Bedir'de öldürülmekten kurtararak îman nimetine kavuşturan Allah'a yemin ederim ki!" diye kasem ederdi. (Ibn-i Hişăm, II, 261)
·
20 görüntüleme
Yorum yapabilmeniz için giriş yapmanız gerekmektedir.