Édouard Louis'in otobiyografik özellikler taşıyan romanı
Şiddetin Tarihi, Noel gecesi evine dönerken tanıştığı bir adamın saldırısına ve tecavüzüne uğramasını anlatıyor. Baştan uyarmakta fayda var, kitap sarsıcı olabilecek bölümler içeriyor. Böyle bir hikayeyi anlatmak çok cesurca ve yazar daha da ileri giderek kendi davranışlarını ve saldırganın davranışlarını her yönüyle irdeliyor. Zararsız tek gecelik bir ilişki olarak başlayan bu ilişki hangi dinamikler sonunda bu saldırı ile sonuçlandı?
Yaşanan tüm olayları bazen suçlayıcı bir bakış açısıyla kız kardeşi Clara, bazen de Edouard'ın kendisi bizlere anlatıyor. Çok katmanlı ilerleyen hikaye de Edouard'ın yanında olup onu destekleyen iki arkadaşı daha vardır: Didier (Sosyolog Didier Eribon) ve Geoffroy (Sosyolog ve filizof Geoffroy de Lagasnerie).
Kitap konu olarak çok etkileyici. Yazarın yaşadığı şiddet karşısında başvurduğu insanların onu sorgulasa bile onu yargılamamaları, evine tanımadığın birini neden aldın, neden izin verdin gibi sorulara maruz bırakmamaları, acaba bu Türkiye'de olsa nasıl olurdu diye düşünmeden edemedim.
Bazen temposu düşse de anlatılan konu itibariyle insanın içini sıkan bir kitap
