Gönderi

64 syf.
10/10 puan verdi
Bu kitabı ilk kez 10 yaşımda iken falan okudum . O zaman tek düşündüğüm ölen deniz kızıydı. Çok ağlamıştım. Sonra 15 yaşında tekrar okudum . Bu defa vefasız prense kızdım. Zaten feministtim. Şu kızı yüzünden değil ayakkabısından tanıyan, kızın saçları ile kuleye tırmanan, adam olmak için bir öpücük bekleyen kurbağa ve onu kurtaran kızı tanımayan salak prense karşı kin duydum . Afınıza sığınırım niyetim hakaret etmek değil. Ama ilk o zamanlar üstümde toplum baskısı daha doğrusu "koca kız oldun şunu yapma " söylemi başlayınca o zamanlar işe yaramaz prenslere ve aciz prenseslere kin duydum . Ergenlik işte. Bu aralar tekrar okudum masalı. Ve şunu hissettim. Diyelim prens deniz kızına aşık ve baloda gördüğü kadının kurtarıcısı olduğunu düşünüyor. O zaman borçlu olduğu insan için aşkını feda etmiş olur . Vesselam demem o ki güzel masaldır. Ha bende yeri ayrıdır. Çünkü hem zamanla nasıl değiştiğimi gösterir hem de bana bazen ne kadar uğraşırsan uğraş bir şeylerin olmayacağını. Sevginin fedakarlık olduğunu bazen .
Küçük Deniz Kızı
Küçük Deniz KızıHans Christian Andersen · Beyaz Balina Yayınları · 2005683 okunma
·
19 views
Yorum yapabilmeniz için giriş yapmanız gerekmektedir.