bakalım nasıl olcak? bi gün grubumuz var, hep birlikte bi dahaki buluşmaya kadar okuyalım dedik(aşırı entellektüeliz vallahi:) cagatayda eski basım bi kitap vardı, ona başlamıştım, fakat çevirisi pek kötüymüş, pek bişi anlamayınca yeni bi çeviri bulup tekrar başladım. Biraz yavaş gidiyor, teknik detaylar ilk başta biraz fazla...1932de yazılmış bi kitap için hayli iyi bi kurgu. Özellikle kuluçka merkezi ile sadece biyolojik üremeyle sınırlı kalmamış, koşullandırma ile "mutlu sınıflar" yaratmak konusunu da önemsemiş.."Herkes herkes içindir" diye bi mottosu var ama ideal toplum, sosyalist bi toplum kesinlikle değil..Bireysellik önemli ama toplumun iyiliği için üretilmiş ve koşullanmış bireysellik var... Ama cok enteresan bi nokta var, bilgisayarlarla ilgili hiçbir öngörü yok:)hatta 15 yıl sonra bi önsöz yazmış kitaba adam, orda atom bombasını öngöremedim diye yazıklanıyor fakat bilgisayarlarla ilgili yine bişi yok..bu distopyaların başlangıcı sayılıyormus (moore'un ütopyasından sonra)...adamın enteresan da bi hayat hikayesi var, kallavi edebiyatçı, ailesi aristokrat, dedesi darwinin asistanı olmuş, kendisi bu kitaptan önce bi kimya labaratuvarında çalışmış..Kitaptaki mutluluk kaynağı soma, bi tü uyuşturucu..modern insana mutlaka lazım diyor, hatta gündelik hayatta kendi de kullanıyor, hatta kullandıktan sonra da algı kapıları diye de bi roman yazıyor...bakalım daha pek başındayım, ilk bölümler biraz zor gidiyor zaten,herkes de oyle demiş, oyle valla...ama sonradan açılacak sanırım....bitsin konusuruz da..ayrıca senin 1984 değerlendirmen de süperdi, bu kitaba biraz da ondan sonra heveslendim. Nicedir aklımdaydı cesur yeni dünyayı okumak, hadi dedim şimdi zamanı:) öperimm
Yorum yapabilmeniz için giriş yapmanız gerekmektedir.