Gönderi

136 syf.
10/10 puan verdi
·
Read in 29 days
Gürpınar bu eserinde, İspanyol gribinin kol gezdiği İstanbul’da yaşanan sosyal ve psikolojik bunalımları anlatır. 1918- 1919 yıllarında ortaya çıkan İspanyol gribi 20. yüzyılın en büyük salgınıdır. İspanyol gribi yüzünden binlerce kişi ölür. Fakat insanlar kendilerini izole etmek yerine hasta ziyaretlerine devam ederler ve korksalar dahi grip için pek bir önlem almazlar. Bu korku roman karakterlerine hiç yapılmaması gereken bir sürü hata yaptırır, bunu bilen bazı çıkarcı kişiler durumu çok iyi kullanır ve krizi fırsata çevirirler. Romanda ayrıca salgın döneminde sosyal adaletsizlik ve ekonomik bozukluğun etkisine de yer verilir. Zengin insanların rutin hayatları devam ederken yoksul insanlar, maddi ve ahlaki bunalımlara sürüklenir. Annesi ve babası ölen çocuklar sokaklara düşer ve sersefil olur. Soygun, gasp hırsızlık ve daha birçok olaylar İstanbul sokaklarında cirit atar. Kitabın sonlarına doğru biraz sıkılsam da Gürpınar’ın efsane bitirişine hayran kaldım ve etkisinden çıkmak oldukça güç oldu. Hiç beklemediğim şekilde hiç beklemediğim bir durumla karşı karşıya kaldım. O an Piaget ve Kohlberg'in Ahlâk Gelişimi Kuramı’nı düşündüm. Bir olay karşısında insanların niyetini mi temel almalıyız yoksa ne olursa olsun kişiye verdiği zararın büyüklüğü ya da küçüklüğü ile mi ilgilenmeliyiz? Bu soru ile sizleri baş başa bırakıyor en kısa sürede bu kitabı okumanızı rica ediyorum.
Hakka Sığındık
Hakka SığındıkHüseyin Rahmi Gürpınar · İş Bankası Kültür Yayınları · 20211,524 okunma
·
44 views
Yorum yapabilmeniz için giriş yapmanız gerekmektedir.