Akış
Ara
Ne Okusam?
Giriş Yap
Kaydol

Gönderi

472 syf.
7/10 puan verdi
·
Beğendi
·
3 günde okudu
1950'lerin ortalarında ortaya çıkan ve kendi çizgisini oluşturan, kendi yolunu çizen ikinci yeni hareketinin çok çeşitli çevrelerce çok çeşitli yönlerden eleştirilere maruz kaldığı görülmektedir. Nitekim Cevat Akkanat'ın bu çalışması da ciddi ve ödüllü bir tenkit çalışmasıdır. Bakıldığı zaman, her şiir hareketinin hatta her edebiyat hareketinin temelinde, filizlendiği dönemlerdeki siyasi ve toplumsal durumun etkisi olduğu düşünülebilir. Bu konuda görüş bildiren Attilâ İlhan: "Nasıl ki Garip şiiri 'İnönü diktası'nın şiiridir, İkinci Yeni de 'Menderes dikta'sının şiiridir." der...İkinci Yeni Hareketi'nin belirli bir sosyal ortamda doğduğunu iddia eder ve ilerleyen zamanlarda da ağır ve alaycı bir dille eleştirmeye devam eder. Fakat İkinci Yeniciler'e göre durum böyle değildir. Onlara göre şiirde tıkanma noktasına gelinmiştir. Üstelik Garip şiiri gibi bir zorlama veya baskı sonucu ortaya çıkmamıştır. Dahası İkinci Yeni hareketi, toplumcu şiire karşı bir komplo da değildir. İkinci Yeni'nin onca eleştiriye maruz kalmasının önemli nedenlerini; biçimsel özellikler, anlamda kapalılık, çoğula değil tekile hitap etmesi, toplumdan uzaklaşması (kimilerine göre kaçması) ve daha önemlisi gelenekten ayrıldığı düşüncesi olarak özetleyebiliriz. İkinci Yeni şairinin amacı bir konu, bir olay, bir duygu anlatmaktan ziyade bir şiir kurmaktır. Şiir kurarken, anlamı tamamlayacak kelimeleri seçmektense, şiirin istediği kelimeyi seçmek esastır. Tam da bu noktada imgesel güç devreye giriyor. İkinci Yeni'nin temel dayanağı anlam değil, şiirdir. Dolayısıyla şiirde bütün anlam yükünü imgeler taşır. Dizeler arası konu bütünlüğü ve hatta devamlılık da yoktur. Bir dizeden diğerine geçerken bambaşka konulara atlanır. İkinci Yeni'ye yöneltilen ciddi eleştirilerden biri de batıda gelişen gerçeküstücü akımdan etkilendiği yönündedir. Bu konuda Cemal Süreya; İkinci Yeni'de gerçeküstü ögelerin bulunabileceğini fakat daha önceki gerçeküstü akım bildirgelerinin Türkçe'ye çevrilmediğini ve akımdan önce de gerçeküstü düşüncenin var olduğunu söyleyerek, böyle bir etkinin mümkün olmadığını belirtmiştir. Fakat öyleyse bile, Tanzimat'la birlikte edebiyatın da batıya yöneldiği düşünülürse, Cumhuriyet dönemi şiir akımlarının batıya öykünmesinin yada batıdan beslenmesinin neden bu kadar rahatsız ettiği tartışılabilir.
Gelenek ve İkinci Yeni Şiiri
Gelenek ve İkinci Yeni ŞiiriCevat Akkanat · Okur Kitaplığı · 20127 okunma
·
37 görüntüleme
Metin Pir okurunun profil resmi
Yüreğine sağlık dostum çok güzel bir inceleme olmuş. Evet ikinci yeni akımı pek üstünde durulmayan bir akımdı. Özellikle Ece Ayhan ve İlhan Berk çok önemlidir benim için. Ve bir dizesi şöyledir Ece Ayhan ın " Kuşlar havada insanlar karada ölmek istemezler" Emeğine sağlık.
Mete Özgür okurunun profil resmi
Çok teşekkür ederim dostum. Hem Ece Ayhan hem de İlhan Berk temsilcisi oldukları İkinci Yeni hareketini her yönüyle sahiplenmiş ve arkasında durmuşlar. Ama salt şiir anlayışı yönüyle diğer hiç birine benzemeyen Ece Ayhan'ın bende de yeri ayrıdır.
7 sonraki yanıtı göster
Yorum yapabilmeniz için giriş yapmanız gerekmektedir.