Merhaba herkese ..
Yine ilk defa okuduğum bir yazar 
Tuğba Saydam imzalı 
Hiçlik ya da Her Şey kitabiyla geldim huzurlarınıza...
Kısacık ama dolu bir anlatım..
Kahramanımız (isimsiz bir kadın) sabah kalkarken yakınmayla başlıyor güne. Güneş gören ev diye tuttuğu evde bir kere bile güneşle uyanmamak, kahvesine katacağı sütü almayı unutmak ,çorabının tekini bulamamak ,kedinin mamasını koymamak gibi gündelik dertleri varken kedisini bulamıyor evde .Ve bir ilan görüyor. Kayıp eşyaları bulma ofisi .Orada gidiyor Hector u bulmak için..sonunda bulunuyor ama ne şekilde onu okuyup görün.
Esas olay kahramanımız olan kadının kendini hiç birseye layık görmemesi. Öyle ki metroda oturmayı bile hak etmediğini düşünüyor. Ona göre herşeyin suçlusu o .
Çoğumuzun problemi bence bu .Her olayda önce kendini suçlar bazılarımız, ya da başına gelen her türlü kötülüğün onun yaptığı bazı şeylerden dolayı olduğunu düşünür .
Yani bu kisacik 86 sayfalık kitapta ,dolu dolu bir duygu seli yaşadım ben .
Hele de bir patili annesi olarak empati yaptım daha da etkiledi beni ...
··
50 views
Yorum yapabilmeniz için giriş yapmanız gerekmektedir.