Gönderi

Sağcı muhafazakardır ve adı üstünde var olan durumu korumak ister, savunmacıdır ve dış tehditlere karşı tetiktedir, çünkü yetişkinler çocukluğundan itibaren kendisine, çevresinin düşmanlarla dolu olduğunu öğretmiştir ve bu düşmanlar çoğunlukla kendisinden farklı olanlardır. Bunun bir sonucu olarak farklılıklara karşı biraz mesafeli davranabilir. Bunun sebebi ise barizdir: Çünkü dünyayı tehlikeli bir yer olarak görür ve olumsuz gibi algılanabilen bu özellikleri, aslında onun tehlikeli bir dünyada yaşamaya kendisini adapte etmesinin sonucudur. Kısacası sağcılık, tehlikeli bir dünyada yaşadığını düşünen insanın bu zorlu şartlara uyum sağlamasıdır; böyle bir dünyaya karşı sürekli savunmada kalması ve her an saldırıya hazır olmasıdır. Sosyal ve teknolojik değişiklikler onu güvensizliğe sevk eder ve bu nedenle değişimlere karşı çıkar (statükocu); solcuların sağcılar için gerici, kendileri için ise ilerici sıfatını kullanmalarının geri planında işte değişim karşısındaki bu tutum farklılığı yatar. Solculuk ise bu durumun karşı ucunu temsil eder: Solcu, kendisini daha güvende hisseder ve (doğru veya yanlış bir şekilde) dünyayı tehditkår ve belirsiz bir yer olarak görmez; kendisinden farklı olanları düşman olarak görmez, çünkü çocukluğundan itibaren kendisine öyle öğretilmemiştir. Bu nedenle, sosyal değişimler (devrimler), geleneklere aykırı yenilikler, farklı insanlar onun için tehditkâr ve olumsuz şeyler değildir. Dolayısıyla solcu da tehlikeli olarak algılamadığı bir dünyanın şartlarına uyum sağlamıştır.
·
34 görüntüleme
Yorum yapabilmeniz için giriş yapmanız gerekmektedir.