Gönderi

"İnsanların neden her gün oturup günde üç öğün yemek yemeye kendini mecbur hissettiklerini merak ederdim. Herkes yemek yerken o kadar ciddi ifadeler takınırdı ki belki de tüm bunlar bir tür ritüeldir diye düşünmeye başladım. Belki de, diye düşündüm, bu da bir tür dua etme biçimiydi; bu kasvetli yemek odasında, hazır ve nazır, gözler yere dönük, günde üç kez, her gün, her zaman aynı saatte, tepsiler tam olarak sıralanmış, istesek de istemesek de yiyecekleri sessizce çiğnemek için toplanma eylemi. Belki de evi dolduran iç içe geçmiş ruhları yatıştırmak için bir ritüeldi. Yemek yemezsek ölürüz düşüncesi benim kulağıma bir tehdit gibi gelmezdi. Yine de bu batıl inanç (şimdi bile onu bu şekliyle düşünmeden edemiyorum) bana hep tuhaf bir korku verirdi. İnsan yemek yemezse ölürdü, o yüzden de çalışırdı. Yemek yemek zorundalardı. Hiçbir şey bana bundan daha akıl ermez, anlaşılmaz veya tehditkâr gelmemişti."
·
39 görüntüleme
Yorum yapabilmeniz için giriş yapmanız gerekmektedir.