Gönderi

Hiçbir toplum mükemmel değildir, ancak yönetim sistemlerimizin popülerliğe veya kimliğe bakılmaksızın tüm insanların temel haklarını koruduğundan emin olmalıyız. Çoğunluğun iradesinin basit bir oylamayla bireyin yaşam hakkının önüne geçebileceği göz önüne alındığında, insanın doğuştan gelen onuruna sıkı güvenceler koymamız gerektiği ortaya çıkıyor. Demokrasi vatandaşları güçlendirmek ve çoğunluğun ihtiyaçlarını dile getirmek anlamına gelir. Ancak, alınan önlemler dikkatli bir şekilde uygulanmazsa, kişinin temel özgürlüklerinin siyasi süreç nedeniyle kaybedilmesi, rahatsız edici bir emsal teşkil edebilir. Farklı inançlara veya geçmişlere sahip kişilerin haklarını ihlal etmekle başlayan şey, sonunda herkes için güvenliği zayıflatabilir. Görüşleri tartışmalı veya azınlık olduğu için hiç kimse sağlık hizmeti, barınma veya bedensel özerklik gibi ihtiyaçlara erişimi kaybetmekten korkmamalı. Gerçekten adil bir sosyal sözleşme, popülerlik eğilimlerinin ötesinde her bireyin insanlığına saygı gösterir. Çoğu kişinin tercihleri ​​ağırlık taşısa da, bireyin yaşam hakkını ve kendi geleceği üzerindeki kişisel iradesini inkar edemez. Devredilemez hakların korunması, bugün azınlıkları korur ve bakış açıları değişse bile yarın için istikrar sağlar.
·
32 görüntüleme
Yorum yapabilmeniz için giriş yapmanız gerekmektedir.