Gönderi

Ölü gibi yaşamışım
Şimdiye kadar hep aklımla yaşadım ben. Aklımla bildim, aklımla öğrendim. Hislerime güvenmedim hiç, onlarla yaşamadım. Çok yanılmışım. Ben ve benim gibi olanlar bu dünyanın sırrını anlayamayanlarmış. Biz aklımızı gönlümüzün önüne geçirdiğimiz vakitten beri hep yarım ve hep eksik kalmışız. Aklımız boğmuş gönlümüzü, sinemizden gelen sesi lisanımız susturmuş, her hakikati aklımızla biliriz sanmışız. Lakin aklın manasız kaldığı, gücünün yetmediği, hükmünün olmadığı neler varmış. Tek hakikat akıl değilmiş, öğrendim. Akıl bir et parçası, ne edecek de anlamayı bilecek? Oysa gönül varmış. Ve bilmek değil de hissetmekmiş esas olan. Anladım, bildim ki gözüm körmüş evvelden; hiçbir şeyi görememişim, kulaklarım sağırmış; hiçbir sesi işitememişim ve dilim sanki lal olmuş da kekeler gibi sesler düşürmüşüm lisanımdan. Şimdiye kadar bir hayalde yaşamışım. Yalanı gerçek sanmışım. Aldanmışım ve aldatmışım kendimi. Aldatan da ben aldanan da... Gözümün önünde olanları hiç fark etmemişim ve bildiğimi sandıklarımı bile bilmemişim hiç. Bir uykuda gibi yaşamışım, uykuyu yaşamışım, uykuyla yaşamışım. Gördüğüm rüyaları gerçek sanmışım. Allah’ım ne gaflet! Ölü gibi yaşamışım.
Sayfa 16 - Nesil YayınlarıKitabı okuyor
·
24 views
Yorum yapabilmeniz için giriş yapmanız gerekmektedir.