Gönderi

Ben Tanrı’yı on yaşındayken, iftara beş dakika kala, tek üzüm taneciğine sattım. İçim yanıyordu. Annemler iftar sofrasında oturmuş, habire beni övüp duruyorlar. “Bak oğlum, sen de oruç tuttun işte” Hayvanlar gibi böğürüyorum. Panikle yanıma koşup, sırtıma vuruyorlar. İçimdeki üzümleri kusuyorum. “Ben Tanrı’yı tek üzüme sattım.” Teselli etmeye çalışıyorlar. Sabaha dek tövbe… Bir daha üzüm yemeye yemin… Bir insanın on yaşındayken iradesinin sınıfta kalması çok acı. Bunu unutamıyorum. Şeytan isterse üzümün içine sığabiliyor. Ya Tanrı? “Tanrı neden yeryüzüne sığamayacak kadar büyük?”
·
18 views
Yorum yapabilmeniz için giriş yapmanız gerekmektedir.