Gönderi

112 syf.
8/10 puan verdi
·
Beğendi
·
12 saatte okudu
Bilinç Akışı ve Kaçışı
"Okulda aldıklarımın ve kanımdakilerin anlaşıp dışarı ittikleri bir şeydim ben. Üçüncü şeydim. " Daha önce şiirlerini okuduğum Zarifoğlu'nun, düzyazı üslubunun daha şiirsel olduğunu hemen kanıksadım. Yer yer ritmik, zamansa durgun ve duygusal sekanslarla anlatıma zenginlik katan bir yazar. Öykünün belirli bir olay örgüsü olmak zorunda değil kafası benim en sevdiğim edebi teknik olan bilinç akışının da önünü açıyor. Beni bir kitabın içine bundan daha çok çeken bir şey yoktur. Bu tekniği en somut şekilde hissettiğim kitaplardan biriydi. Her şey sanki eş zamanlı gerçekleşiyor ve eşgüdümlü yazıya aktarılıyor. Sokaklar, hayvanlar, hatıralar ve kalem Cahit Zarifoğlu'nun odasında aynı anda konuşuyor, aynı anda susuyor. Doğa olaylarının bu denli çok kullanılması ise biraz kaçış yöntemi gibi geldi bana. Sanki okurun ve karakterlerin doğa ile iç içe olmasını istediğinden dolayı değil de, mevzubahis durumların sertliği ve sorgulayıcılığı karşısında bir aralık, bir nefes olarak kullanmış gibi hissettim. Aslına bakarsanız kaçış gerektiren bir hikaye de yoktu hiç. Ama bazı imgelerin kullanım tarzı başka başka şekillerde yorumlanacak kıvamda olmasına imkan verilmesi edebiyatı daha da güzelleştiriyor. Durum anlatısının kafamdaki en büyük örneği olarak çok büyük bir yer kazandı
Cahit Zarifoğlu
Cahit Zarifoğlu
Fırsat buldukça diğer kitaplarını da okumaya çalışacağım. (bilinç akışı tekniğin sadece bu kitapta kullanılıp kullanılmadığını öğrenmek için)
İns
İnsCahit Zarifoğlu · Beyan Yayınları · 2020384 okunma
·
42 görüntüleme
Yorum yapabilmeniz için giriş yapmanız gerekmektedir.