Akış
Ara
Ne Okusam?
Giriş Yap
Kaydol

Gönderi

99 syf.
·
Puan vermedi
kitap lucilius'un stoa felsefesinin genel öğütlerini benimseyerek aklına yatmayan ve " iyi de benim güzel abim hepsi hoş güzel de niye iyi insanların başlarına kötü şeyler geliyor?" sualinin üzerine seneca tarafından cevap verilmesi neticesinde oluşmuş yani bize kitap olarak miras olmuş. esasta lucilius abimize yazılan bu mektup önce onun düşüncelerini sonrasında ise insanlık düşüncesine bir katkıdır. yazdığı için de seneca'ya teşekkürler. toprağı bol olsun. ____ kitap 6 parça halinde. bunun sebebi ise hitabet sanatının inceliklerini barındırıyor olması. çünkü soruya direk olarak verilecek cevap mevzuya dair açık çok fazla açık kapı bırakacağından dolayı oluşabilecek sualleri cevaplaya cevaplaya inşa edilmiş bir şekilde işleniyor (ha diyebilirsiniz ki bana bana yeni suallere kapı açtı, bu durum zaten kaçınılmazdır ve ilk elde çoğunluğun aklına gelen ve onların ıstıraplarını, sıkıntılarını dindirmeye dönük cevaplar verilir. neyse bu bahsi diğer)... 1. bölüm suali tanrı ile insan arasındaki bağdan tutarak bir açıklama girişiminde bulunduğu bölümdür. çeşitli argümanlar ortaya koyarak sebep-sonuç ilişkisi bağlamında tanrı varlığının zorunluluğunu anlatır her ne kadar buna ihtiyaç yok dese bile arguman sunmaktan da kendini alı koymaz. bu bölümde insan ile tanrı arasında bir akrabalığın da varlığını belirtir. tabii olarak bu belirtme noktasında şu anki hristiyanların teslis inancına ne kadar katkısı var veya hz isa ile karşılaşması var mı bilmiyorum. - tanrı iyi insanı keyif içinde yaşatmaz, onu sınar, sertleştirir, kendisi için hazırlar. 2. bölümünde birbirinin karşıtı olan şeylerin birbirine karışmayacağını, karışmanın olanaksız olduğunu belirtir. cesur insanları hiçbir felaketin bozamayacağını söyler. cesur bir insan olarak da cato'nun hayatını örnek olarak gösterir ve savunduğu şehri kaybetmesine rağmen intihar edecek cato'nun o gece bile ölümü karşılayış biçimini yani çalışmayı bırakmamasından övgü ile bahseder. - neye katlandığın değil, nasıl katlandığın önemlidir. - ölüm şekilleri ölümden korkanlar tarafından bile takdirle karşılanan kişileri ölü kutsal kılar. 3. bölümde ise cato gibilerinin tarihte tek olmadığı ve onun gibi hayatları ve ölümleri ile felaketlere katlanan insanlar incelenir, irdelenir. marcius, rutilius, regulus ve sokrates gibi kişilerdir incelediği ve övgü ile bahsettiği kimseler. -... bu tür olaylar [kötü olarak nitelenen ve başa gelen hadiseler] tarihin cilvesidir ve iyi insanların başına gelmesi kendilerini iyi yapan yasadan ötürüdür. -...iyi insana zavallı diyebilirsin belki, ama böyle dediğin için o zavallı olmaz. - "bana öyle geliyor ki," diyor demetrius, "başına hiç felaket gelmemiş insandan daha şanssızı yok." - "... siz bana kendisi ile mücadele edebileceğim değerde birini bulun; yenilmeye dünden hazır bir insanla dövüşmek bana utanç verir." - örnek alınacak büyük insan yaşadığı kötü kaderle keşfedilir. 4. bölümde ise felaketlerin ve dehşet uyandırıcı olayların üstesinden ancak büyük adamların gelebileceği düşüncesi ileri sürülür. büyük ve azimli bir adam olmak için ise azimli bir ruha sahip olmayı, zevk, eğlence, zenginlik gibi insanın düşünce gücünü sekteye uğratıp onu maddi aleme çeken şeylerden arınmanın gerekliliği üzerinde durur. - refah dolu bir yaşam sıradan bir adama da nasip olur, sıradan yetenekler de; ama ölümlülerin başına gelen felaketleri ve korkuları boyunduruk altına almak, ancak büyük adamın işidir. -büyük adamsın, ama nereden bileyim kaderin kaderin sana erdemini hiç sergileme fırsatı tanımamışsa? - olympia'daki müsabakalara katıldın, ama senden başka hiç katılan yok; demek ki taca sahipsin, zafere değil. -çünkü insan kendisini tanıması için sınanmalıdır. - savaşçı insanlar yaralarıyla gurur duyar, daha iyi bir kader için akıttıkları kanı neşeyle sergiler. -felaket erdemin sergilenme fırsatıdır. aşırı mutluluk yüzünden duyarsızlaşanlara, sakin bir denizdeymiş gibi atıl bir ruh dinginliğinin pençesine düşenlere haklı olarak bahtsız insanlar diyebilirsin, çünkü başlarına ne gelse bir yenilik olarak gelecektir. 5. bölüm felaket getiren olayların iyi bir insanın elinde iyi, kötü bir insanın elinde ise kötü kötü olacağını anlatır. iyi bir insanın ancak sert koşullarda dayanmayı öngören bir talih görüşü ile ortaya çıkabileceğini belirtir. -tanrının ve bilge bir insanın amacı, sıradan bir insanın heveslendiği ya da korkup kaçındığı şeylerin aslında ne iyi ne kötü olduğunu, iyinin sadece iyi olana teslim edilince iyi olacağını, kötünün sadece kötü insana yüklenince kötü olacağını göstermektedir. -gözlerinin oyulmasını hak eden kişi dışında hiç kimse gözlerinden olmuyorsa, körlük lanet edilecek bir durum olmaktan çıkar. - tanrı heves edilen şeyleri en aşağılık insanlara verip en iyileri yoksun bırakarak bunları öyle güzel gözden düşürür ki. 6. ve son bölümde soruya tam cevap verdiğini ve diğer bölümlerin de kısa bir özetini verir. tanrı konuşur ve iyi insanlara verilen kör talihin bir sınanma olduğunu ve sınanmadan geçen kişilerin şiddetli olaylar karşısında katlanma gücünü elde ettiklerini belirtir. ayrıca ölümün de yaşa gibi bir doğallığının olduğunu ve ondan korkulmaması gerektiğini vurgular. - "ama tanrı niçin iyi insanların başına kötülük gelmesine izin verir?" o sahiden buna izin vermez. bütün kötülükleri iyilerden uzak tutar, günahları, rezillikleri, zalim düşünceleri aç gözlü tasarıları, kör şehveti, başkasının malı göz diken doymazlığa da; iyileri korur, kollar;... -... iyilikleri içinize yöneltilmiştir. - yaşamdan çıkışa, girdiğinizdeki gibi kadar sıkıcı fasılalar koymadım, yoksa insan doğduğu kadar yavaş yavaş ölseydi talih sizin üzerinizde ne büyük bir hakimiyet kurardı. -ölmek dediğimiz olay ruhun bedenden ayrılmasıdır. o kadar kısadır ki, hızını hissetmezsiniz bile. ... diyerek mevzuyu kapatır. kitabı tavsiye eder miyim? evet ederim. kısa bir kitap olduğu için çarçabuk okur bitiri verirsiniz tabi bu tür konulara dair kafa yormuş iseniz. bu kitap ile beraber schopenhauer'in hayatın anlamı? tolstoy'un hayat üzerine düşünceler mehmet ali ayni'nin hayat nedir? kitaplarını da tavsiye ederim.
Tanrısal Öngörü
Tanrısal ÖngörüSeneca · Alfa Yayınları · 2017703 okunma
·
117 görüntüleme
Yorum yapabilmeniz için giriş yapmanız gerekmektedir.