%1’in KIYMETİ
Eski Mısır uygarlıklarında halkı yöneten kişiler aynı zamanda yarı tanrı sayıldıklarından dolayı ölümsüz olduklarına inanılır ve bu dünyadan başka bir dünyaya yine ayni beden formunda geçeceklerini düşünerek bir takım kimyasal maddelerle çeşitli organlarını mumyalatırlarmış. Ancak iç organları (akciğer, kalp, bağırsak vb..)çeşitli işlemlerle dondurulan bu kişilerin beyinleri burunlarından bir çengel ya da cımbız yardımıyla çekilir, (muhtemelen o dönemde beyne ihtiyaç yok) boşaltılan bu bölgede çeşitli maddelerle doldurulurmuş.
Çünkü o dönemde yaşayan insanlarin inanışlarına göre yaşam kalpte başlar ve kalpte bitermiş. (Bekle beni osiris tüm kalbimle ve beyinsizliğimle geliyorum.)
"Burnundan fitil fitil getirmek" deyimi bize değilde Mısırlılara mı ait acaba? Ya da "ciğeri beş para etmez" deyip mumyalama!! Belki de bağırsak özel olarak mumyalandığına göre o yıllarda beyinden daha önemliydi kimbilir. Bugün bile sindirimin son bölümü olduğu halde ikinci beyin dendiğine göre bir bildikleri vardı belki de..
Ünlü Amerikali Astrofizikçi Neil Tyson’ın dediği gibi "yapısal olarak %99 aynı olduğumuz şempanzelerden %1 farkla ayrıldık ve daha gelişmiş bir uygarlık kurduk" ama %99’u anlayabilmek binlerce yılımızı aldı"demiş. Bu süre zarfında bir sürü teknik ve bilim geliştiren bizlerin %1’i anlayabilmek için binlerce yıl daha uğraşması gerekecek . Zira o kısım her kafada başka bağlantılar oluşturan ve neden böyle olduğumuzu açıklayan en önemli bölüm olsa gerek.
Taşı toprağı, börtüyü böceği, her türlü nebatat, cemadat ve hayvanatı tanımak için bilimsel veriler oluşturan insan evladı; konu kendisi olduğunda büyük bir çıkmaza düşmekte ve anlamlandıramadığı kendini anlaşılmazmış gibi düşünmekte ve bu düşünüş sonucunda farklı olduğunu iddia etmektedir.
Evet farklı olduğu aşikar.
Ancak sadece %1 farkla..
Geleceği şekillendirenler ise,
işte bu %1’i anlayanlar olacaktır kanaatindeyim.
Ertan YAVUZ
·
3 görüntüleme
Yorum yapabilmeniz için giriş yapmanız gerekmektedir.