Akış
Ara
Ne Okusam?
Giriş Yap
Kaydol

Gönderi

112 syf.
5/10 puan verdi
Romanda bacağından rahatsız olan bir gencin sağlığına kavuşmak için çırpınışları anlatılır. Bunun yanısıra gencin kendinden dört yaş büyük bir kıza olan aşkıyla uğraşması da gencin ruhi bunalımlarını daha da büyütür. Romandaki çocuğun sakat kalma korkusu roman boyunca tüm şiddetiyle hissediliyor.Peyami Safa’nın ve Türk edebiyatının en önemli eserleri arasında gösterilen bu roman, yazarın çocukluk ve gençlik yaşlarında geçirdiği bir hastalık nedeniyle yaşadığı zor günleri son derece akıcı ve sade bir dille anlatıyor. Bu nedenle bir otobiyografik roman da diyebiliriz. Yazarın kendisi de uzun yıllar bir kemik rahatsızlığıyla cebelleşmiş, aylarca hastanede yatmış, müthiş acılar çekmiş ve tüm bunları bu romana yansıtmış. Aynı zamanda başkahramanın kişiliği de yazarla büyük oranda birleşmektedir.Bir psikolojik roman diyebileceğimiz kitapta, romanın kahramanı çocuğun psikolojisi çok gerçekçi olarak dile getirilmiş. Psikolojik bir roman olmasına karşın çok da sürükleyici bir yanı var. Yazar romanında realizmin doruklarına çıkmış. Öyle ki pansuman sahnelerindeki acıyı siz de yaşıyorsunuz sanki. Hasta genç, yoksul ve kenar mahallenin evleri ile kendi durumu arasında büyük bir benzerlik buluyor. Onlar gittikçe eskiyor, dökülüyor ve ayakta durmak için bakıma ve ameliyata ihtiyacı var, kendisi de öyle...Gence göre hastalar kan akrabalığından daha yakındırlar birbirlerine, çünkü onları acı ve korku birleştirmiştir. Kendisi de onların içindedir. Fakat onun yanında kendisine destek olabilecek bir büyüğü yoktur. O hep yalnızdır. Annesinin yanındayken, paşayla veya Nüzhetle olduğu zaman bile yalnızdır. Çok acı çektigi, kültürlü ve felsefi düşünce tarzına aşina olduğu için kırk, elli yaşın tecrübesine sahiptir.Yazar, eksiltili cümlelerle, yarım cümlelerle, tek kelimelik cümlelerle o kadar çok şey anlatmış ki... Çocuk denecek yaştaki birinin süssüz, yalın ama bir o kadar da içten, duygulu, çocuksu anlatımını yakalamış.Kelimelerin özenle seçildiği, tıbbi terimlerin doğru olarak kullanıldığı dikkati çekiyor. Bu da gerçekten bir muayene odasında olduğunuz hissine kapılmanızı sağlıyor.Ana başlıkların altlarına yazar tarafından birer cümlelik yazılar yazılmış. Bu da romana şiirsel bir tat vermiş.Kitabın başlarındaki nota göre yayınevi, genç kuşakları dikkate alarak günümüz imlasıyla ve kimi Arapça, Farsça sözcüklerin Türkçe karşılıklarını temel alarak kitabı yayına hazırlanmış. Dil de canlı, sürekli değişen, gelişen bir şey olduğu için bu olumlu bir gelişme bence.
Dokuzuncu Hariciye Koğuşu
Dokuzuncu Hariciye KoğuşuPeyami Safa · Ötüken Neşriyat · 2022101,7bin okunma
·
3 görüntüleme
Yorum yapabilmeniz için giriş yapmanız gerekmektedir.