Gönderi

Ufuk alabildiğine uzak düşlere. Hayalleri bıçak sırtı olan bir çocuğum hâlâ. Pamuk şekerinden öte gitmiyor isteğim. Ne bir aşkın deliliği var üzerimde ne bir yalnız kalma korkusu. Senelerdir var olan bozulmamış hislerle dünü gün, günü yarın ediyorum. Beklentisi olmayınca insan mutlu olurmuş diyorlar. Beklentide bulunmayıp mutlu olmayı dahi beklemiyorum. Yalnızlıkla yalnızım. Ne yöne baksam aynı tonu siyahın. Mavi gibi bir asilzadeyi harcamaktan hicap duyuyorum. Tek hasretim en karanlığına siyahın. Kocaman bir ah feryadına sığdırıyorum eyvah'larımla var olanlarımı. Kimseye sormuyorum ama biliyorum ki dönüşü yok bu yolculuğun. Kapkara sularda kapkara mehtaba kapkara düşler anlatmak. Oysa yalnızca renklerin dünyasında yaşamak isterdim. Nar çiceği rengi olsaydım ve güneşin yaydığı tebessümü yaysaydım bakanlarımın yüzüne ilkyazda. Ya da bir yeşil olsaydım tüm güzelliklere gebe. Biraz turuncu, mor mesela. Sarı olsaydım güneşten düşen damlalar gibi. Beyazdan tanısalardı beni... Aşk'a rengini ben verseydim mesela kırmızı kırmızı... Oysa ben siyah oldum. Siyahı yakışırdı bana hayat. Sır gibi. Elem gibi. Bir hüznün eşiğinde bıraktı beni. Hazan mevsiminin baş yaveri ilan edip beni, bir pınar başından akmasını beklememi, öncülük etmemi istedi hüzün yağmurlarına. Hiç iyi şeyler olmadı. Gözlerimin karalığı karanlığı oldu hayatımın. Renkli gözlüler renkli mi bakıyorlar acaba hayat? Pamuk şekeri deyince pembe yerine siyah çağrışıyor değil mi?
·
4 views
Yorum yapabilmeniz için giriş yapmanız gerekmektedir.