Burda idrak sahibi birinin, ahlaki boyutların ne seviye de olduğu sorgulanması gerekir. Zira bir inek çıplak olduğu için hiç kimse onu yadırgamaz. İnsan'nın eleştirilmesinin sebebi İnsan olmaktan geçiyor, tabi hayvan ile insanın farkını bilmek gerekiyor bunun için. İşi gerçekliğe getirecek olursak, yazar keşke tuvalette ne yaptığını da anlatsaymış, o kadar gerçekçi olmalıydı ki, dışkının rengi ve içeriğini derinlemesine anlatmalıydı, 60 sayfa kadar. Madem gerçeklikten bahs ediyoruz!
Aşk'ı bahsettiğiniz fiil olarak gören kişi zaten ne sevmek fiilini ne de insanlığı tanıyordur. Eğer gerçek Aşk duygusunun, bir edebi harikaya nasıl dönüştüğünü gösrmek istiyorsanız, Fuzuli'nin yazdığı Leyla ile Mecnun'u okuyabilirsiniz, veya Serdar Özkan'nın Kayıp Gülünü, illa batılı tarzda istiyorsanız Jack London'nun yazdığı Martin Eden'ı okuyabilirsiniz. Ve görürsünüz ki, gerçkliğin de, duygunun da, sevginin de, edebiyatın da ne olduğunu. Evet çiçek ve böcekli konular yok, insana değer katan şeyler var, örneğin fakirlik var, veya bu dünyada saf olmanın, gururlu olmanın, sadakatin nelere mâl olacağı var. Ama belki siz bunları sevmiyorsunuzdur, ve ben buna saygı duyarım, ama siz kalkıp bana bir şirket patronu nun bir gazeteci ile ilişkisini umursamayıp, beğenmeyince siz de buna saygı göstermelisiniz. Beğenmiyorsanız okumayın diyorsunuz, zaten beğenmiyoruz ve okumuyoruz, ama burda kalkıp bize saygısızlık yapıyorsunuz, sırf sizin gibi düşünmüyoruz diye. Sanat kelimesini açıklamak gerekirse, sanatın çıplaklık ve cinsellik olarak gören sapık düşünceli kişiler hiçbir zaman sanatsal birşey üretememişlerdir, ne ressamlar ne şairler vesaire. Leonardo Da vinci veya Michelangelo nun çıplak bir portresini göremezsiniz, Sadi Şirazi'nin veya Shakespeare'in erotik şiirlerini de göremezsiniz, Christopher Nolan'dan da cinsel içerik dolu sahneler göremiyeceksiniz. Sapık fikirli kişilerin Sanat'ı kullanarak kendi iğrenç fikir ve hayallerini kendilerine saklamasını istiyoruz. Son olarak bir kitab popüler diye ona santsal denemez, denmemeli. Zira Nobel Barış ödülüne adını vermiş olan Alfred Nobel'in gerçekte on milyonlarca kişinin ölümüne sebep olan dinamiti bulan o adamın bir canavar olduğu gerçeği gibi, Ama popüler medya da o Nobel ödüllerine adını veren bir barış adamıydır. O yüzden gerçekçi olun, yok olmayacaksanız, sahtekarlığınız batsın. Bize burda bel altı fantezilerinizi sanat diye satmayın...
Rica ederiz...