Demirel'e bir soru sorulduğunda cevapları yaklaşık böyle olurdu. K.Sunal Demirel'e öykünmüş zaten. Çok şey söylerdi ama konuştuğu insan kafası bir yığın dolu ayrıldığında anlardı ki, Demirel hiçbir şey söylememiş aslında. :)))))
Hiç e harfi kullanmamak amaç olursa, diğer her şeyin 2. plana düşmesi çok doğal olsa gerek. Bizde aşıklar atışır bazen. İki dudağının arasına iğne koyup. Amaç b,m,p gibi sesleri kullanmamaktır. Bazen alakasız geyiklere varır atışma.
Demirel'in amacı oydu zaten. Çok söylemek ama sorudaki maddi şeyi atlamaktı. En başarılı oydu sanırım.
Uyuyan Adam'ını okudum. Kahramanla ilgili verdiği psikoloji bana göre Y.Atılgan'ın Aylak Adam'ında verdiğinin yanına bile yaklaşamazdı. Ortamı aktarması da cabası. Hatta bir kuburun yanında yattığı sahne vardır ki, en az otuz yıl geçmesine rağmen okumamın üstünden, hala aklıma gelir.
Kaleminize sağlık Oğuz Bey.