Lakin, eski bayramların tadı gibi azalıyor paydalarımızın ortaklığı da...
Ben ki sevmem , öyle herkesin aynı telden çaldığı, tek tip hassasiyetleri... benzerliklerden ziyade farklılıklara tutkunumdur.
Yine de bilirim ki, onca çiçek bunca farklı açıyorsa da, hepsi aynı suyun, aynı toprağın, aynı güneşin mahsülüdür.
O sudan, o topraktan, o güneşten mahrum kalırlarsa kururlar.
Ve biribirinden farksızdır kurumuş çiçekler...
O yüzden ortaklık bağlarını önemserim.
Anayasada yazılanların ötesindedir o bağlar...
Mesela Babam ve Oğlum'un aynı sahnesinde akan gözyaşındadır.
"Sarı Gelin" başladı mı kendiliğinden mırıldanan dudaktadır.
Bir toplu kahkahada, bayramda, güllaçtadır.