Akış
Ara
Ne Okusam?
Giriş Yap
Kaydol

Gönderi

202 syf.
·
Puan vermedi
·
37 günde okudu
Hani bazı çocuklar vardır gözünü daldan budaktan esirgemez, türlü türlü yaramazlıklar yapar, ne yapıp eder başını derde sokar. ‘‘Çocuk değil şeytan bu!’’ der ya hani bazı büyükler, hah işte onlardan. Ama öyle anlar olur ki ‘‘Bu çocukta da böyle yufka yürek var mıymış?’’ diye sorarsınız kendinize. Tanıştırayım efendim, Çavdar Tarlasında Çocuklar’ın Holden’ı. Bahsettiğim çocuklardan yalnızca bir tanesi. Çavdar Tarlasında Çocuklar on yedi yaşındaki Holden Caulfield’ın okuldan atıldıktan sonra geçirdiği birkaç gününü yine onun ağzından anlatan bir roman. Holden için incelemenin başında çocuk dedim ama -kitabın başlarında da anlatıldığı gibi- hem dış görünüş hem de davranışları bakımından on yedi yaşındaki bir çocuktan beklenmeyen özelliklere sahip. Kitapta da baştan sona onun ergen bunalımları anlatılıyor. Holden, ailesi tarafından sevilmediğini düşünen, bazen ailesinden ölümüne korkan ama bazen de onlara meydan okuyacak kadar cesur bir çocuk. Varlıklı bir ailesi var, çok iyi okullarda okuması isteniyor ancak Holden gittiği her okuldan gerek yaramazlıkları gerekse derslere olan ilgisizliğinden dolayı kovuluyor. Kitap onun son gittiği okul Pencey’den kovulması ile başlıyor, Noel için eve gideceği tarihe henüz birkaç gün olduğu ve eve erken gidince durumu ailesine açıklayamayacağı için bu birkaç günü çeşitli yerlerde geçirmesi ve başından geçen birtakım olayların anlatılmasıyla devam ediyor. Birkaç detayı atlayacak olursak Holden’ın yaşadıkları ve hissettikleri tam da ‘‘on yedi yaş’’ı yansıtır. Yeri geldiğinde tüm dünyaya kafa tutacak kadar cesur ve korkusuz yeri geldiğinde ise hüngür hüngür ağlayacak kadar içli, ama en nihayetinde çocuk. Vakti zamanında ben de ‘‘neden beni sevmiyorlar’’ bunalımlarına girdiğim, kaçıp gitmek istediğim, ‘‘yakında ölürüm zaten kurtulurlar’’ dediğim için Holden’ı çok yakın buldum kendime. Hele bir de kardeş sevgisi var ki insanın içini titreten cinsten. Yıllar önce ölen kardeşi Allie’ye duyduğu özlem ve kız kardeşi Phobe’ye beslediği sevgi, Holden’ın yaptığı tüm yaramazlıkları bir kenara bırakıp onu sevmenizi sağlıyor. Çavdar Tarlasında Çocuklar’ı bir etkinlik vesilesiyle okudum. Kabul etmek gerekirse başlarda çok sıkıcı buldum ve yarım bıraktım. Tatilin başlamasını fırsat bilip kaldığım yerden okumaya devam ettim. Kitabı sıkıcı bulmamın sebebi bir çocuğun ağzından anlatıldığı için anlatımın çok sıradan olmasıydı. Ve bir de sürekli ‘’lanet’’ kelimesinin kullanılması (208 sayfalık kitapta 210 kez!). Ama duyguyu veriyor mu, veriyor, ona diyecek lafım yok. Takıldığım birkaç nokta dışında beğendim diyebilirim. Okuyacaklara tavsiyem beklentiyi yüksek tutmayın. Ben dahil birçok kişinin merak ettiği bir konu ‘‘Çavdar Tarlasında Çocuklar’’ ismi nerden gelmektedir ve kitapla alakası nedir? Bu konuda elbette kesin bilgim yok :)) İlk olarak kitabın asıl ismi ‘‘ The Catcher in the Rye’’. Önceki çevirinin isminin ‘‘Gönülçelen’’ olduğu düşünüldüğünde ‘‘Çavdar Tarlasında Çocuklar’’ aslına biraz daha uygun bir isim. İkinci olarak kitabın içinde geçen bir kısım dikkat çekmektedir, burada Holden bir hayalinden bahseder, çavdar tarlasında oyun oynayan çocukları uçurumdan düşmekten koruyacaktır. (#26502464)
Çavdar Tarlasında Çocuklar
Çavdar Tarlasında ÇocuklarJ. D. Salinger · Yapı Kredi Yayınları · 202159,1bin okunma
··
14 görüntüleme
Matruşka okurunun profil resmi
"Vay canına!" vardı bir de. :)))
•••MERVE••• okurunun profil resmi
Bir de herkese bizim diyor, bizim Sally, bizim Phobe :))
3 sonraki yanıtı göster
Bu yorum görüntülenemiyor
Yorum yapabilmeniz için giriş yapmanız gerekmektedir.