Özerlikçiler, geleceğin toplumsal örgütlenmesi, otoriteyi üretim koşullarının kendisini kaçınılmaz kıldığı sınırlarla sınırlandıracaktır demekle yetinselerdi, kendileriyle anlaşılabilirdi; oysa onlar, böyle yapacaklarına, şeyi zorunlu kılan bütün olgulara karşı gözlerini kapıyorlar ve hırsla sözcüğün kendisine saldırıyorlar.