Gönderi

Şöyle bir bakın: Bütün varlıkların bir görevi var. İnekler süt veriyor, arı bak yapıyor, tavuk yumurtluyor, balık bize et yetiştiriyor. Hatta lüzumsuz sandığımız bazı varlıklar bize hizmet ediyor. Yılanın zehrinden ilaç yapılıyor, karıncalar çıkardıkları gazla güneşin zararlı ışınlarını süzen ozon tabakasını güçlendiriyor, solucanlar fosforla toprağı besliyor. Gereksiz l, hikmetsiz, boş ve zararlı hiçbir varlık yok. Bunların hepsi insan için çalışıyorlar. İnsanda bütün varlıklardan yararlanıyor, kullanıyor, hatta sevdiği hayvanı yatırıp kesip ve etini yiyor. Ama, hiçbir varlığa insanın etini yeme, sütünü içme veya sırtına binip gezme yetkisi verilmemiş. İnsanin kullandığı bazı haklar hiçbir varlıkta yok. Peki bunca emek çekilen, masraf yapılan, özenilen, yetkilerle donatılan insan niçin yaratılmış? Eti yenmez, sütü içilmez, derisi işe yaramaz, ölüsü bir an evvel toprağa gömülür. Acaba Rabbimiz bir solucana bile bir yaratılış hikmeti taksın, insanı başı boş bıraksın ve 60-70 yıl yeyip içip yatması ve sonunda olmesi için yaratsın. Bu hiç mümkün olabilir mi???
Sayfa 48 - Nesil yayınlarıKitabı okudu
·
8 görüntüleme
Yorum yapabilmeniz için giriş yapmanız gerekmektedir.