Dizilerin verdiği mesajlar
1- İstemediğin biriyle evlendiysen ona ihanet edebilir, başkasıyla aşk yaşayabilirsin.
2- Kötü bir olaydan sonra içki içip etrafı dağıtmalısın.
3- Sevdiğin kişi başkasıyla evlendiyse onların yuvasını bozmalısın.
4- Kötüler daima güçlüdür iyiler ezilmeye mahkumdur.
5- Her dizide yeni elbiseler, ayakkabılar olmalı, alışveriş için hep lüks yerler tercih edilmelidir.
6- Evde ilgi görmeyen adam dışarıda karısını aldatmalı ve bütün suç kadına yüklenmeli, adamın yaptığı da masum gösterilmelidir.
7- Gençlerin mutlaka sevgilisi olmalı, lise ve orta okul seviyesinde olsa bile çıktığı biri olmalıdır.
8- Birbirlerinin kuyusunu kazan insanlar, hep maskeler ile dolaşmalı ve suç daima bir iki kişinin üzerine yıkılmalı
9- Kavga eden, şiddet uygulayan, hırsızlık ve gasp yapan baş rol oyuncuları güler yüzlü, yakışıklı olmalı ve hep haklı nedenlerle yapmalı.
10- Anneler hep despot olmalı, babalar ise daima sert ve anlayışsız olmalı. Çocuklar her zaman haklı olmalı.
11- Kaynanalar hep kötü rol oynamalı, sürekli olarak damadının gelininin kuyusunu kazmalı
12- Paranın nerden ve nasıl geldiği belli olmamalı, harcama yaparken hep cömert olunmalı.
13- İş yerleri hep rezidans olmalı, işçi ve esnaf rolleri olmamalı.
14- Sıradan ortalama bir hayat yoktur.Ya diptesindir ya tepede.Bunun ortası yoktur.
15- Gençler hep haklı olmalı, haklı çıkmalı başına buyruk hareket etmeli ve kız erkek meseleleri dışında başka da dertleri olmamalı.
16 - Hep lüks özendirilmeli herkesin hayali maneviyat değil maddiyat olmalı yalılar villalar amaç olmalı insanlar olağanüstü bir lüks yaşama yönlendirilmeli.. Hep kapitalizm hep kapitalizm..
17-Ülkede herşey yolunda gidiyor verilmesi gereken bir mesaj ve anlatılacak birşey de yok.
İşte dizilerin rolü kısaca budur.
Bireyselleştir.
Yalnızlığa it.
Kimseye güvenmesin.
Bilinçsizleştir
Aile sıkıntıdır..
··
119 görüntüleme
Nokta atışı tebrikler
Ek: hizmetçi rolünde oynayanlar istisnasız başörtüsü takmalı
Dindar gözükenler aptal, hocalar ise çakal olmalı.
Haklı mısın bunlarda haklısın arz varki talepte var diyorsun peki tam tersi de geçerli değil mi yani talep varki arzda var televizyonlar her şekilde izlenilmek ve reyting odaklıdır.Eğer televizyonlarda kokuşmuş diziler varsa toplumunda aynı derecede kokuşmuş olduğunu görebilirsin.Kaç aile yemek yerken televizyonu hala kapatıyor,kaç aile hala birlikte sofraya oturuyor,kaç ailede haberler izleniyor,kaç aile belgesel kanalları ve tarafsız medyayı takip etmeye çalışıyor...bunlar doğru bilgi verir.Medya kokuşmuş olabilir lakin bu bir anda olan birşey değil toplumun kokuşmuşluğunun yansıması televizyonlardaki.
Evet doğru bir çözümleme yaptınız size katılıyorum kesinlikle haklısınız
Bende bu konu ile ilgili dün bir yazı okumuştum. 1994 yılında yayınlanan bir dizi başladığında azımsanmayacak bir reytinge ulaşıyor. Dizi devam ederken dizi de gayri ahlaki bir durum nedeni ile bir hamilelik gerçekleşiyor ve reytingler düşmeye başladığı gibi dizi şikayette ediliyor ve edilen şikayetler neticesinde dizinin yayın hayatına son veriliyor. Bakın bu bir arz talep meselesi. O günkü halk bu kadar yozlaşmamıştı ve ahlâkî değerlerin bir kıymeti vardı. Ama bugünkü halk için maalesef bu durum söz konusu değil. 70 ine gelmiş dedelerimiz, ninelerimiz gayri ahlaki durumlara alkış tutar oldu. Onlar bu durumdaysa kendi yaş grubumuz ve bizim alt kuşaklarımız cahiliyye toplumunu geride bırakmış demektir.
Bu yorum görüntülenemiyor
Televizyon sadece eğlence aracı değil, aynı zamanda gizli bir eğitim aracıdır. filmler hem görsel hem sesli olduğu için; senaryoların altındaki mesajlar, her gün tekrar ede ede zihnimizin derinliklerine kazınır. Çoğu yayın insanları olumsuz etkileyebilir.
Bunun tersi örnekler de var. Rahmetli Kemal Sunal'ın filmleri. Bu filmler komedi olduğu için ve olaylar absürt olduğu için; sadece güldürüyor ders veremez gibi görünebiliyor.
Fakat ben o filmleri izlediğim zaman:
1) Dürüstlüğün önemini;
2) Dürüst insanların kazık yememeye dikkat etmesi gerektiğini;
3) Sürü psikolojisini; insanların zor durumdaki ve güçlü durumdaki insanlara karşı ve çıkar değişiminde nasıl tepki vereceğini;
4) Olayın ciddiyeti gösterilir ve iyilerin direnme iradesi gösterilirse, az kötülerin iyilerin tarafına geçebileceğini;
5) Cesur olmayı;
6) Kendinle dalga geçebilmeyi, kendini övmenin ve kibirin saçma olduğunu;
7) Ezilenin hakkını aramasına ve özgüven kazanmasına yardımcı olunabileceğini;
algılıyorum.
Bu yazdığım maddelerle ilgili örnek diyaloglar, buraya sığmayacak kadar fazla.
Umarım olumlu mesajlar veren veya hiç bilmediğim konularda ufkumu açabilecek eserler bulup, bol bol okuyabilirim.
Evet güzel bir çözümleme yaptınız tesekurler ve takdir edilir
1 sonraki yanıtı göster
Bu yazdıklarınıza katılıyorum ve gerçek hayatta pek çok kişiyi dizilerdeki hayatı yaşamaya çalıştıkları için uyarmak zorunda kalıyorum. Tabiki herkes hayatını istediği gibi yaşar bunun bilincindeyim ancak gerçek dünya diziler gibi değil bu sahne olmadı haydi baştan çekelim diyebilme şansımız da yok.
Şu satırları okuyunca,Leyla ile Mecnunu özlemle anıyorum yine,yeniden ve maalesef::((
Bu yorum görüntülenemiyor
Behzat Ç. bittikten sonra benim için diziler bitti
Yorum yapabilmeniz için giriş yapmanız gerekmektedir.