Akış
Ara
Ne Okusam?
Giriş Yap
Kaydol
Gönderi Oluştur

Gönderi

Kendini ilerlediğine inandırmak için arkaizmin yerine çağ­ koymak yeterli mi? Eğitim düşüncesi yeterince köhne­leşmedi mi artık? 1982' de, Paris'in banliyölerinden biri olan Pre-Saint-Gervais'de bir hazırlık sınıfı: Gri gömlekli sınıf öğ­retmeni "dersi izlemeyen öğrenciler"i cezalandırıyor; defterle­rine yüz satır yazı yazacaklar, sonra da "yüzlerini duvara dönüp kollarını havaya kaldıracak ve öylece ayakta bekleyecekler." Okul müdürü, Noe'nin annesinin Bay X'i neden şikayet ettiği­ni anlayamıyor çünkü "Bay X'in sınıfındaki öğrencilerin çoğu, daha Noel gelmeden okumayı sökmüş oluyorlar". Evet, bazen modası geçmiş yöntemlere başvuruyor. Ama sanki diğer okul­larda bu cezalar uygulanmıyor mu? Hafta sonu izninde okulda kalma cezaları, ikazlar, ihtarlar, ek ödevler, disiplin kurulları, okuldan uzaklaştırma ya da atma cezaları ... ve Gisele Bienne,o güzel kitabında bütün bu cezalara hakaretleri, sürekli tehdit­leri, konuşma yasaklarını, çocuğun kişisel eşyalarına el konma­sını, eşyaların aranmasını, her çeşit şantajı eklemek gerektiğini söylüyor. Bir nebze olsun esnek davranmayı bile beceremiyorlar. Ge­çenlerde, dokuz yaşındaki Eleonore bize şunları anlattı: "Öğ­retmenim çok garip bir insan. Her perşembe bize, çarşamba günü neler yaptığımızı sorar. Okul açıldı açılalı, ne zaman birisi televizyon izlediğini söylese, gözlerini tavana çevirip birkaç sa­ niye öylece durur. Artık televizyon seyrettiğimizi söylemeye cesaret edemiyoruz, ancak hemen bir yalan uydurmayı bece­ remezsek sınıftaki çocuklar gülüşmeye başlıyorlar ve hep bir ağızdan, 'Yuh! Yuh! Televizyon seyretmiş, televizyon seyret­miş!' diye bağrışıyorlar. Oysa herkes televizyon seyrediyor ama artık bundan utanç duymaya başladık." Kısacası, en kibar olanı en az zorba olanıdır denemez. 
Sayfa 148 - Ayrıntı Yayınları
·
3 görüntüleme
Yorum yapabilmeniz için giriş yapmanız gerekmektedir.