Akış
Ara
Ne Okusam?
Giriş Yap
Kaydol

Gönderi

136 syf.
10/10 puan verdi
·
Beğendi
·
8 saatte okudu
...Kitabı anlatmaya nereden başlayacağımı bilemediğim için bu kısmı atlıyorum... Tolganay, Suvankul, Maysalbek, Kasım, Caynak ve Aliman. Otuz sayfa kadar anca süren mutlu ve huzurlu bir hayatları var. Mutlu derken, yoksulluğu iliklerine kadar hissediyorlar, olanca güçleriyle geceli gündüzlü çalışıyorlar, yarı aç-yarı tok yaşıyorlar ve buna rağmen şikâyet bile etmiyorlar. İşte bu şekilde bir mutluluk... İşte bu sayfadan itibaren kitabın sonuna kadar gözyaşı akıttırıyor. Yeter artık, lanet olsun, bitsin şu hikâye diye haykırmak zorunda kalıyorsunuz. Her biri birbirinden değerli karakterler. Her birinin acıklı öyküsü insanın içini kanatmaya yeter. Mesela, Suvankul. Mutluluğun tarifini, toprak ve suyun insanlar arasında eşit bir şekilde paylaştırılması diye yapıyor. Çok mu şey istiyor? Kendi tarlasını sürüp ekmek almaktı tek hayali. Bu kadar mütevazı bir hayale bile kavuşamıyor. Mesela, Mayselbek'i görmek için tren istasyonuna giden Tolganay ve Aliman'ın anlatıldığı bölüm. Bir buluşmanın hüznü ancak bu kadar anlatılırdı herhalde. Hala, kulaklarımda "Anaa" ve "Alimaan" çığlığı ve sanki baktığımda görecekmişim gibi duvarda bir asker şapkası... Mesela, Kasım'ın askere giderkenki metaneti, Aliman'dan ayrılışı. Sanki hemen gözümün önünde oluşu. Sadece evin değil bütün köyün eli ayağı olan Kasım'ın, kendisi savaşa gittiği için değil, köyü savaşa terk ediyormuş gibi kaygılanışı... Mesela, Caynak. Evin en küçük çocukları genelde yaramaz olur ya. Caynak ise, evin son erkeği kalmış, bütün yük omuzlarında. Çocukluğunu terk edip, yetişkinliğe girmiş. Girer girmez askere çağrılmış. Anası üzülmesin diye, vedalaşmadan, kaçarcasına askere gidişi. Öldüğünün bile haberinin alınamayışı... Ve Aliman... Ah Aliman ah! Adına roman yazılası Aliman. "Cemile" kitabını yazan bu adam, nasıl da seni ciltlerle anlatmamış. Cemile'nin adı var sadece! Ve Tolganay... Etten kemikten değil bu kadın. Damarlarında dolaşan, kandan ziyade acı. "Acıların Kadını" tabiri günümüzde alaysı karşılanmasaydı eğer, senin için bu tabiri kullanırdım. Nasıl bir yürek taşıdın hayatın boyunca... Nasıl taşıyabildin... Nasıl katlanabildin... Benim içim hala soğumadı, gözlerim kurumadı... Ahh Tolganay... ***Cemile kitabını, ön sözüne yazılmış "Dünyanın en güzel aşk hikâyesi" ithafından dolayı aşırı iddialı bulmuş ve pek lezzet alamamıştım. Ama Toprak Ana'yı okuyunca, Cengiz Aytmatov'a (yaşasaydı eğer) bir şekilde teşekkür etme gereksinimi duydum. Ellerine sağlık üstad. Ne de güzel yazdın. İçimizdeki kiri-pası yaşa çevirip söktün attın. "Şimdi her şey sessiz. Ölen de, yaşayan da" ***Yanı başımızda şu gün devam eden savaşların vahametini hala hakkıyla idrak etmiş değiliz! Ateş düştüğü yeri yakıyor! "İnsanlar savaşmadan yaşayamaz mı?"
Toprak Ana
Toprak AnaCengiz Aytmatov · Ötüken Neşriyat · 202261,7bin okunma
·
3 görüntüleme
Yorum yapabilmeniz için giriş yapmanız gerekmektedir.