Gönderi

479 syf.
10/10 puan verdi
·
Liked
Eski yaralarından yeni acılar yaratan, mutsuzluğunu ve yalnızlığını göğsünde bir zırh gibi taşıyan, bir yandan anlatmak isterken bir yandan uzun suskunlukların başrolünde olan, gecekondusunda oturup anlaşılmayı bekleyen Hikmet, canımın köşesi. Hüsamettin albaydan ve Bilge’den başka bir de Nurhayat hanım var hayatında bazen onu hiç anlamasa da seven.. Sevgi var kendi yaralarıyla kanattığı. bir de Bilge’ye duyduğu onu tüketip bitiren aşk.. "Neden beni yalnız bıraktın Bilge?”diyor. "neden?" bütün kederinin sorumluluğunu ona yüklüyor böylece.. Varoluşsal medcezirler yaşarken bize bütün evreni sorgulatıyor Hikmet. Dünya gerçekten bu kadar ölünesi bir yer mi dedirtiyor okuruna. Bilinçakışı tekniğini kullanıp bunu o kadar dozunda yapıyor ki Oğuzcum Atay hiç yorulmuyor, bıkmıyor aksine seviyorsunuz bunu. sanki mahallenizde oturan ve her akşam sizinle çay içip varoluşsal problemlerini,acılarını, anılarını paylaşan çok sevdiğiniz bir abiniz gibi oluyor zamanla Hikmet. Bazı yerlerde çok başka mevzulara yönelse de konu bütünlüğü tutunamayanlardan çok daha fazla sağlanmış durumda. Bir yerden sonra kendi hayatını sorgulayan ve size hayatınızı sorgulatan iç konuşmalara alışıyor, diyalog beklemiyorsunuz. kitabın sonlarına doğru Hikmet’i çok özleyeceğinizi hissediyorsunuz. ve emin olun özlüyorsunuz da. not:Hikmetcim benol'u tanımlarken inanılmaz zorlandım. ne desem eksik kalıyor çünkü. tarif edemiyorum, kelimeler onu anlatırken bütün manasını yitiriyor ve "kelimeler bazı anlamlara gelmiyor albayım..”
Tehlikeli Oyunlar
Tehlikeli OyunlarOğuz Atay · İletişim Yayıncılık · 202231.3k okunma
··
1 views
Yorum yapabilmeniz için giriş yapmanız gerekmektedir.