“Gözlerimiz görmemeye başlamazdan önce bizler zaten kör olmuştuk, korku bizleri kör etmişti” der körlerden biri romanda. Sonunun nereye varacağının bilinmediği bir ortamda herkes azar azar insanlığını yitirmiştik. Her zaman olduğu gibi en çok zarar gören yine kadınlar olur. Yiyecek karşılığı verilebilecek bir mala dönüşürler kadınlar. Erkekler zulüm karşısında hiçbir şey yapmazlar ve buna dur demek yine kadınlara düşer. Romanda sadece doktorun karısının kör olmamasının da bir tesadüf değil.