Akış
Ara
Ne Okusam?
Giriş Yap
Kaydol

Gönderi

İki yazı
Her şey sende gizli/ Can Yücel Yerin seni çektiği kadar ağırsın Kanatların çırpındığı kadar hafif.. Kalbinin attığı kadar canlısın Gözlerinin uzağı gördüğü kadar genç… Sevdiklerin kadar iyisin Nefret ettiklerin kadar kötü.. Ne renk olursa olsun kaşın gözün Karşındakinin gördüğüdür rengin.. Yaşadıklarını kâr sayma: Yaşadığın kadar yakınsın sonuna; Ne kadar yaşarsan yaşa, Sevdiğin kadardır ömrün.. Gülebildiğin kadar mutlusun Üzülme bil ki ağladığın kadar güleceksin Sakın bitti sanma her şeyi, Sevdiğin kadar sevileceksin. Güneşin doğuşundadır doğanın sana verdiği değer Ve karşındakine değer verdiğin kadar insansın Bir gün yalan söyleyeceksen eğer Bırak karşındaki sana güvendiği kadar inansın. Ay ışığındadır sevgiliye duyulan hasret Ve sevgiline hasret kaldığın kadar ona yakınsın Unutma yagmurun yağdığı kadar ıslaksın Güneşin seni ısıttığı kadar sıcak. Kendini yalnız hissetiğin kadar yalnızsın Ve güçlü hissettiğin kadar güçlü. Kendini güzel hissettiğin kadar güzelsin.. İşte budur hayat! İşte budur yaşamak bunu hatırladığın kadar yaşarsın Bunu unuttuğunda aldığın her nefes kadar üşürsün Ve karşındakini unuttuğun kadar çabuk unutulursun Çiçek sulandığı kadar güzeldir Kuşlar ötebildiği kadar sevimli Bebek ağladığı kadar bebektir Ve herşeyi öğrendiğin kadar bilirsin bunu da öğren; Sevdiğin kadar sevilirsin… Can Yücel /// /// /// Bir duygu işte Öyle bir yıkım, öyle bir saptırma, öylesine bir hezeyanın içerisindeyiz ki, bunu sadece akıl tutulması olarak tanımlamak kolaycılık olur. Hep kötü ve zararlı örneklerin model alındığı, dayanak noktası yapıldığı bir zaman dilimindeyiz. Silinen, kirlenen ve silikonlaşan beyinlerimizi görmezlikten gelmek için; bilmem hangi sanatçının bilmem neresinin silikon mu değil mi diye özel durumunu ülke gündemine sokup herkesi laborant olmaya davet ediyoruz. Akıl yürütme, sevebilme, olanı paylaşabilme, cana, mülke, düşünce ve inanca saygı sarraf değil, hurdacının terazisiyle tartılıyor artık. Yalancı bahar aldatmacası, güce sığınma basitliği, ..mış gibi görünme acizliği ufkumuzu iyice karartmış durumda. "Dünya yıkılsa da yenisi kurulsa" diye tembelliğe sığınanlar da var. Okuduğum bir kitapta "küçük itfaiyeci" yaşanmış hikayesini tekrar okuyunca aynı duyguları yaşadım yıllar sonra. Bu hikayenin yerli versiyonunu yapmışlar, aşağıda paylaşıyorum. Böylesine insan kokulu hikayelere ihtiyacımız var. Umarım zehirlenen duygu atmosferimize az da olsa oksijen katkısı yapar. Ali Rıza Malkoç 21.03.2018 Samsun Video linki: youtu.be/sYl2-fD4jsU
··
19 görüntüleme
Yorum yapabilmeniz için giriş yapmanız gerekmektedir.