Bilimin ve sanatın lüks ile iç içe olduğunu ve birbirlerinden ayrılamadıklarını iddia eden Rousseau'nun bu konuda oldukça haklı olduğunu düşündüm bir yandan. Sanatı allayıp pullayıp erişilmez yerlere kaldırmak, dokunulmaz ama misyonu yüksek bir halde muhafaza etmek önlem almak için yeterli miydi? Yahut bu gibi şeylerin ilerledikçe aslında bizi insan yapan değerlerden an be an uzaklaştığımızı biliyor muyduk? Hatta insan olmanın doğal olarak getirdiği erdemleri gün be gün kaybederken ve bunu fark edemeyişimizi nasıl telafi edebilirdik? Bilmek bir hastalık mıydı? O kadar fazla soru sordu ki hem kitap hem aklım, cümleleri toparlamak biraz zor oldu. Insani değerleri yok eden bilim sanattaki ilerleme mi? Çeşitli açılardan bakma şansı yakalayacaksınız.