Son dönemde “Gecenin Sonuna Yolculuk” ile beraber okuduğum en gerçek kitap:”Şikago Mezbahaları”. İşçinin çalışma hayatında değer olarak aslında en sonda geldiğinin sarsıcı gerçekliğini Upton Sinclair’in öfkeli ve basit anlatımı eşsiz kılıyor... Kitap boyunca, emeğinden başka sermayesi ve satacak bir şeyi olmayan işçilerin, kurulu sistem içerisinde, mezbahalarda kesilmek üzere bekleyen domuzlardan hiçbir farkının olmadığına şahitlik etmenin dayanılmaz acısı da biz okurlara kalıyor... Daha evvel bu duyguları Sirkeci ve Ulus’ta amele pazarında bekleyen gözlerinde fer kalmamış işçilere denk geldiğimde yaşamıştım. Bu İster Şikago’nun arka mahallesi mezbahalar bölgesi, ister İstanbul’un göbeği Sirkeci amele pazarı olsun, her nerede olursa da; zincirlerinden başka kaybedecek bir şeyleri olmayan kurbanların öyküsü...