Akış
Ara
Ne Okusam?
Giriş Yap
Kaydol

Gönderi

·
Puan vermedi
Doğurganlık bir kadının giysisidir. Doğurmayan kadın ölüm gibi soğuktur. Anladın mı? Dedi anası. Sen erin oldu mu sözünden çıkmayasın ne zaman isterse gir koynuna. Doğuramazsan eğer kendini öldü bil. Kuma gelince üstüne hanımlığın hamallığa dönüşür. Helalinden nurtopu gibi aslancıklar vereceksin kocana. Kocanda sülalesine. Unutmayasın erkek evlat soydur. Sende erkek evlatlar vereceksin.. Genç kızlığa ilk adım attığı günde delinmişti jiyanın kulakları bu sözlerle.Kadın olma hakkı istekle değil zorunlu verilirdi. Önceden Alacak verecek hesaplanır pazarlıklar yapılırdı. Edilen vaatlerin gelin hanımın ana olmaya müsait duruma gelince tutulacağı da herkesin bilgisindeydi. Zamanı geldiğinde sözler tutulup analar yuvalarından anlı şanlı minik kelebekler uçururdu. Jiyan Genç kız olmanın verdiği tedirginlikle gece uyuyamamış, döşeğini değiştirip anasının yanına sokulduğunda bu sözleri işitmek yerine anası kulağına yarınki görülecek işleri fısıldasaydı ne iyi ederdi. Hep bildiği, başkalarına söylenirken duyduğu, ablalarında yaşayarak öğrendiği bu gerçek ölmek kadar somuttu şimdi onun için. Vücudundaki değişiklikleri oda farketmiş son zamanlarda her zamankinden daha bol giyinmeye gayret göstermişti. Ama ne fayda. Pirnaz ana kızında bir tuhaflık sezinlemiş daha ilk sıkıştırmasında da dökülüvermişti jiyan. Elinden geldiğince bunu gizlemeyi mümkün olan en uzun zamanda hatta hiçbir zaman evlenmeme sözü vermişti kendine. Şimdi gözünden bile sakındığı yıllardır kesmediği saçlarına hangi katran karası değmiş eller dokunacaktı. Körpe vücudu hangi çatlamış vücut altında ezilecekti. Kime nekadara satıldığını öğrenememişti. Civar köylerin birinden şirbeki aşiretine ait toplamda kırküç kişnin içinden biriydi bundan böyle yıkıyacağı ayakların sahibi. Pirnaz ana ilk günü verememişti bu haberi ağasına. Gözünden düşen son damla yaştı jiyan. Gece yanına kıvrılan evlat kokusunu duyduğunda törenin analara atfettiği en değerli mirasını açıklamıştı kızına. Bu yitirdiğim beşinci can diye geçirdi içinden. Jiyanla aynı yaştaydı gelin gittiğinde. On üçüne bastığından bu yana iki aslan verebilmişti kocasına. Beş kelebek. Kelebeklerin ömrü kısa sürmüştü . Doğa ve töre bunu böyle bellemişti. Sonrasında ise kuma üzerine kumalara rastlamıştı hanesinde. Şimdi de Töreye karşı gelemiyeceğini çok iyi biliyordu. Bir yanı tez zamanda hamit ağaya durumu bildirip hısımlarını çağırmasını söylüyor bir yanının söylediklerini ise unutmaya çalışıyordu..... Uzun zamandır bitiremediğim hikayemi sanırım bu kitabı okuduktan sonra bitireceğim
Damızlık Kızın Öyküsü
Damızlık Kızın ÖyküsüMargaret Atwood · Doğan Kitap · 201911bin okunma
·
7 görüntüleme
Yorum yapabilmeniz için giriş yapmanız gerekmektedir.