Bu bir sürgünün hikayesi. Bir sürgünlugun kendi deyişiyle bir kazazedenin.. Nerden ve neden geldiğini bilmediğiniz birinin Hakkari'ye gelişinin ve yaşadığı içsel bulantıların , kendiyle hesaplasmalarinin , gözlemlerinin , yeni bir dil öğrenisinin hikayesi . Ölümler var , bebeler , Halit , Ramazan , Zazi ..
Yazı dili için roman diyemem, fakat şiirsel hiç diyemem. Sanirim biraz ondan biraz bundan. Okurken ne hissettigimi pek ayrımsayamıyorum. Beni de bulunduğu buhrana çekti sanirim . Uzun zamandır bir kitabı hemen bitirmek için bu kadar istek duymadım .
Bir mevsimin hikayesi bu .