Crudus (çiğ, hazmedilmemiş, sindirilmesi güç) gibi crudelis (zalim) kelimesinin de kökeni olan cruor, derisi yüzülmüş ve kanayan teni ifade etmektedir: gerek sıradan çeperlerinden gerekse kendine eşlik edenlerden, bu durumda deriden sıyrılmış ve böylelikle, kanlı olduğu kadar sindirilmesi de güç olan, yegâne gerçekliğine indirgenmiş şeyin ta kendisi. Olduğu haliyle ele almak amacıyla gerçek, kendisi olmayan her şeyden sıyrıldığı andan itibaren böylesine zalimdir — sindirilmesi güçtür: tıpkı, mahkumu bir af talebi için gerekli süreden mahrum bırakan, idamın gerçekleştirilmesine denk bir ölüme mahkumiyet gibi gerçeklik de, daima kısa kesmek amacıyla her türlü af talebini görmezden gelir.