İnsanlık durumu dediğimiz şeyde en keskin ve apaçık olan (şey) kanaatimce tam da şu noktada barınmaktadır: — hayvanların
ya da cansız nesnelerin aksine — bilgiyle donatılmak lâkin kendi bilgisiyle yüzleşmesi için yeterli psikolojik kaynaktan yoksun olmak, bir bilgi fazlalığıyla ya da dahası Andre Green’in de dediği gibi ayrım gözetmeksizin hem ayrıcalığını hem de yıkımını beraberinde getiren “fazladan bir göz” ile donatılmış olmak — kısacası, bilmek “lâkin yapamayacak olmak”. Öyle ki insan, kendi ölümünün bilincinde olan, bilinen tek yaratıktır (tıpkı her şeye vaat edilmiş ölümün bilincinde olduğu gibi), fakat aynı zamanda ölüm fikrini kesinkes reddeden tek yaratıktır da. Yaşadığını bilir, lâkin nasıl olup da yaşadığını bilmez; ölmek zorunda olduğunu bilir, lâkin ölmek için ne yapacağını bilmez.